Öncesi
ve Sonrası.!
"Amerikada..." Krokodil mecmuasında yayınlanmış bir karikatür.
(‘Krokodil’ Sovyet
Rusya’nın ilk ve en eski kült mizah mecmuasıdır, yt:1953.)
Yaklaşık
64,000 yıl öncesinden, uyan..! (Yazılar Rusça’dan
çevrilmiştir.)
Painting, Smoking, Eating; Blog of Los Angeles based painter Jason Ramos.
64.000
yıl kadar önce, bizden pek de farklı olmayan uyanmış varlıklar, topraktan elle
çıkardıkları kırmızı aşı boyasıyla mağara duvarlarına karalamışlardı. Bu tür
bir etkinliği günümüz galerilerinde, sanat fuarlarında ve müzelerde sergilenen
çağdaş sanata bağlayan nedir?
Bir
yanda, hissedilen asalet ve sanat hakkında öğrenmeyi ve sanata yönelik bir takdiri
teşvik etmeyi tanımlamak için kullanılan içsel iyilik ile diğer yanda “sanat
dünyasının” rutin olarak sergilediği kesinlikle sınıfçı, cinsiyetçi ve ırkçı
önyargı arasında bir kopukluk vardır.
Mevcut
küresel ekonomik hiper-kapitalist, kanserli vurgunculuk sistemi, bu tür bölücü
stratejileri ödüllendiriyor; bu stratejiler, tartışmasız, mevcut ekonomik
paradigmanın yapılarının temelini oluşturmaktadır. Kâr teşviğine dayanmayan
sağlık ve eğitim sistemleri hayal edilebiliyorsa, öyle olmayan bir sanat dünyası
da olamaz.
Pratik
olarak konuşursak, bu tür hayaller yalnızca düşünce deneyi alanında kalacaktır.
Sanat
dünyasının en yüksek noktasındaki sermaye dalgasının yakında herhangi bir
zamanda geri döneceğine dair hiçbir belirti yok. Kâr amacı gütmeyen tarafta bile,
fonlarının çoğu hala sıklıkla küresel kurumsal sermaye tarafından sağlanıyor.
http://www.paintingsmokingeating.com/2018/10/some-64000-years-ago-woken-beings-not.html
Ressam
Jason Ramos’un ‘крокодил’ Krokodil mecmuasından aldığı karikatürü kullanarak
sorgulamaya çalıştığı sanat ve değer ilişkisi yeni bir şey değil. Ülkelerin
kültür zenginliklerinden biri olan mizah, modern dünyada dilden basılı yayına
taşıma fırsatını yakaladı. Mizahın bu yeni alanında çeşitli türleri de oluştu.
Çizgile bürünen mizah, karikatürle kendini ifade etti. Karikatür, çizgi roman
ve diğer türlerde eserlerle farklı ülkelerin mizah kültürü ortaya çıktı.
İlk
mecmua olan Sovyetlerin Krokodil mecmuası yayın
hayatına 1922’de başlamıştı.
ABD’de
ise MAD; ancak 1952 senesinde yayınlanmıştı.
Türkiye’de
ise “GırGır”ın yayınlanması ancak 1972 senesinde
gerçekleşecekti.
İkinci
dünya savaşı sonrası yaşanan yapay rahatlık, 1960’ların kıskanılan özgürlüğü ve
halkın iyi eğitilmesi, hükümetleri zora soktu. İyi eğitilmiş bir halk, doğru
ile yanlışı ayırt ediyor, kişisel çıkarlara fırsat vermiyor ve hep geleceğini
yapılandırmaya yönelik adil bir eğitim ve yönetim istiyordu.
Bu
gören ABD, ikinci dünya savaşından sonra eğitim sistemini, akademik yetenek
üzerine kurdu. Bu sistemde kamu yararı hiç düşünülmemiştir. 1.ci dünya
savaşından sonra öngörülen bu akademik eğitim sistemi, yaratıcılığı öldürüp
“başarı” ile özdeşleştirilmiş, bu sisteme uyan ülkemiz de işe alınacak herke
için önce “üniversite mezunu” şartı konmuştu. Kimse yetenek, girişimcilik ve zeka istemiyordu. “Çamurdan olsun, üniversite mezunu olsun”
düşüncesi o günlerde işi kotarmakta idi.
UNESCO
önümüzdeki 30 sene içerisinde tüm dünyada, insanlık tarihinden bu yana
gelmiş-geçmiş tüm nüfustan daha fazla üniversite mezunu insan yetiştirmiş
olacağımızı hesaplamış. Şu anki durumumuza bakarsak, artık “üniversite mezunu”
olmak işe yaramıyor. Yani akademik eğitim iflas etmiş durumda.
Peki
yetenek, zeka ve girişimcilik nerede kaldı?
Hükümetler
verimli teknisyenler ister, eğitimli insanlar değil, çünkü insanlar, hükümetler
ve örgütlü dinler için tehlikeli hale gelebilir. Bu nedenle hükümetler ve dini
kuruluşlar hep eğitimi kontrol etmeye çalışırlar.
—KRISHNAMURTI
Halbuki
geleceğin ve insanlığın kurtuluşu, “İnsan Kapasitesinde gizlidir”. İnsanımızın
bu kapasitesini ortaya çıkarmaya yönelik bir eğitim, günümüzün eğitimi
olmalıdır.
İster
zengin ister fakir olsun, beceri sahibi olmayana eski çağlardan beri yaşam
hakkı tanınmamış ve hala da tanınmamaktadır. Ne olup bittiğini daha iyi anlamak
için sanırım iki kavram üzerinde durmamız gerekiyor;
1.
Cehalet
Cahil,
en genel anlamıyla bilmeyen demektir. Bir konu, bir nesne ya da bir durum
hakkında bilginiz yoksa o konu, nesne, ya da durumun cahilisinizdir.
2.
Gaflet…
Gafil
ise sözlüklerde;
- Aymaz,
- Çevresindeki gerçekleri göremeyen ya da sezemeyen,
- Geleceğini, ilerisini düşünmeyen ve önemsemeyen, anlamların
da kullanılmakla beraber esas olarak “bilmediğini de bilmeyen” demektir. Hatta
bir adım daha götürürsek gafil “kendini bilmeyen” demektir.
Kendi
geleceklerini kontrol edemeyen insanlar, kendilerine acı acı gülüp, kendileri
için kaçış yolu bulsalar da asıl kaçma nedenleri, çocuklarına güvenilir bir
gelecek hazırlamaya yöneliktir. Güney Afrika'da bir üniversitenin giriş
kapısına derin derin düşündürmesi için şu mesaj asıldı:
"Herhangi
bir milleti yok etmek için atom bombası veya uzun menzilli füze kullanmak
gerekmez. Sadece, eğitim kalitesini düşürmek ve öğrencilerin sınavlarda kopya
çekmesine izin vermek yeterlidir.!
-
Hastalar böyle doktorların elinde ölüyor.
-
Binalar bu tür mühendislerin elinde çöküyor.
-
Para, bu tür ekonomistlerin ve muhasebecilerin elinde kayboluyor.
-
İnsanlık bu tür din bilginlerinin elinde sömürülüyor.
-
Adalet, bu tür yargıçların elinde yok oluyor.
-
Eğitimin çöküşü, milletin çöküşüdür”
221017