Vergi...
Türkiye’de Gıda Bankacılığının Hukuki Temelleri;
02.01.2004 tarihli, 25334 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5035 Sayılı “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile Gelir Vergisi Kanununun (GVK) 40 ve 89 no’lu maddelerinde ve 3065 sayılı KDV Kanununun 17 no’lu maddesinde yapılan değişikliklerle Gıda Bankacılığı faaliyetlerini destekleyecek vergi düzenlemeleri yapılmıştır:
GVK 40. Madde: “Ticari Kazancın Tespitinde İndirilecek Giderler” başlıklı maddesine, “gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara, Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde, bağışlanan gıda maddelerinin maliyet bedelinin, matrahın tespitinde gider olarak kaydedileceği” hükmü eklenmiştir.
GVK 89. Madde: Mükelleflerin yıllık beyanname ile bildirecekleri gelirlerden yapabilecekleri indirimleri listeleyen bu maddeye, “fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara, Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde, bağışlanan gıda maddelerinin maliyet bedelinin tamamı, yıllık beyanname ile bildirilen gelirden indirilir” hükmü eklenmiştir.
KDVK 17. Madde: “Sosyal ve Askeri Amaçlı İstisnalarla Diğer İstisnalar” başlıklı maddeye gıda bankacılığı ile ilgili olarak, “fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde bağışlanan gıda maddelerinin teslimi KDV’den müstesnadır” hükmü eklenmiştir.
251 No’lu Gelir Vergisi Tebliği (RG No: 25409, 21.03.2004): Bu tebliğ ile 5035 sayılı kanuna atıfta bulunularak, gıda bankacılığı kapsamında yapılacak bağışlara ilişkin usul ve esaslar düzenlenmiştir. Tebliğe göre, bağışın tüzüğünde veya senedinde ihtiyaç sahiplerine gıda yardımı yapacağı hükmü bulunana bir derneğe veya vakfa yapılması gerekmektedir. Tebliğde ayrıca, bağışa konu mallar, bağışın niteliği, bağışı yapanların ve alanların düzenlemesi gereken evraklar, kayıt düzeni ve beyannamelerde gösterim gibi konular da belirtilmiştir.
31.12.2004 tarihli, 25607 3. Mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Vergi Kanunlarının Yeni Türk Lirası’na Uyumu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile, gıda bankacılığının kapsamı genişletilmiş ve giyecek, temizlik, yakacak bağışlarının da maliyet bedeli üzerinden gider kaydedilebileceği hükmü konmuştur.
İç İşleri Bakanlığınca bünyelerinde "Gıda Bankacılığı" yapmasına müsaade edilen 22 adet dernek var. İnternette bunların isimleri ve "Gıda Bankacılığı" yaptıklarına dair ilanları da var. Bir kısmı şunlar:
-Deniz Feneri Derneği,
-Kimse Yok mu Derneği,
-Dost Eli Derneği.
-Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği,
-Beşir Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği
-İHH İnsani Yardım Vakfı,
-Hayrat İnsani Yardım Derneği.. vs gibi
Bu dernekler örneğin 100 milyar vergi borcu olan şirkete diyor ki, "Arkadaş bizim derneğe 50 milyar liralık bağış yap. Bizde sana 100 milyar liralık kömür, erzak, giyim ve temizlik malzemesi gibi fatura verelim. Bu faturayı götür Maliyeye ver. Vergi borcunu kapatmış olursun. Yanına kalan 50 milyar senin kârın olacak. Bizim derneğe verdiğin 50 milyar lira ile de malzeme alıp valiliğe, kaymakamlığa vereceğiz. Onlar da ihtiyaç sahibi fakir fukaraya verecekler. Bu da senin zekatın olacak!
Ama bir vergi mükellefi örneğin Okul ya da hastane yaptırsa ya da Mehmetçik Vakfına, Çocuk Esirgeme Kurumuna, Kızılay'a yaptığı yardımın sadece 5 milyon lirası vergiden düşebiliyor.
Mehmet Özcan..
DPT ve Hazine Müsteşarlığında Yatırımları
Teşvik Uzmanı
Bakalım bazı ülkeler bu konuda neler yapmış;
Amerika Birleşik Devletleri
Genel olarak, düzeltilmiş brüt gelirinizin %60'ına kadar hayırsever bağışlar yoluyla düşebilirsiniz, ancak katkı türüne ve kuruluşa (belirli özel vakıflara, gazilere yapılan katkılar) bağlı olarak %20, %30 veya %50 ile sınırlı olabilirsiniz. Örneğin bazı kuruluşlar, kardeşlik dernekleri ve mezarlık kuruluşları daha düşük bir sınırlamaya tabidir.
Birleşik Krallık
Hayır kurumları, parayı hayır amaçlı kullandıkları sürece çoğu gelir türü için vergi ödemezler. Örneğin banka faizi ve bağışlar üzerinden kesilen vergiyi geri talep edebilirsiniz (bu, Gift Aid olarak bilinir).
Bu kılavuz ayrıca Galler için de geçerlidir.
Fransa
Şirketler, yıllık cirolarının azami yüzde 0,5'i kadar, bağışlarının %60'ı oranında kurumlar vergisi indiriminden yararlanabilirler. Bu sınırı aşarsanız, sonraki beş mali yılda ödenmesi gereken vergilerin ödenmesi için fazlalığı devredebilirsiniz. Gelir vergisine tabi şirketler aynı vergi avantajından yararlanır.
Bu vergi indirimi mekanizması, nakit bağışlar, ayni bağışlar (örneğin taşınır mal veya hisse hediyeleri) ve ayrıca beceriye dayalı sponsorluk için geçerlidir. Bu cazip vergi sistemi, bağış karşılığında yararlanılabilecek faydaların seviyesini de yönetir: faydalar, bağışın değerinin %25'ini geçmemelidir.
Almanya
Almanya'da vergi ödüyorsanız, yıllık gelirinizin %20'sine kadarını vergiden düşebilir bağışlar vergiden muaf tutulabilir (%20'nin üzerindeki bağışlar bir sonraki mali yıla taşınabilir). Vergiden düşülebilir bir bağıştan talep edilebilecek para, başlangıçta düşündüğünüzden daha cömert olmanızı sağlayabilir.
İspanya
İspanya'da yerleşik işletmeler için, bağışlar genel olarak %35 vergiden düşülebilir ve aynı hayır kurumuna en az üç yıllık bir süre için yapılabilir. Çok yıllı bağışlar için oran %40'tır.
İsviçre
Uygun İsviçre hayır kurumlarına yapılan bağışlar, toplamda yılda en az 100 franka kadar vergiye tabi gelirden düşülebilir. Bu kesinti, vergilendirilebilir gelirinizin %20'sini aşamaz - bu miktardan fazlasını bağışlamış olsanız bile.
İtalya
Gelirinizden nakdi veya ayni bağışları, beyan edilen toplam gelirin %10'unu aşmayan ve her halükarda yılda en fazla 70.000,00 Euro'ya kadar mahsup edin (35/05 sayılı İtalyan Kanununa dönüştürülmüş İtalyan Kanun Hükmünde Kararname 35/05 .80, 14/05/2005).
Türkiye
Gıda Bankacılığı yapmasına müsaade edilen 22 adet derneğe yapılan bağışlarda sınır yoktur. Onların dışında bir başka yere yapılan bağışların miktarına bakılmaksızın en fazla 5 milyon’u vergiden düşülebilir.
Vergilerimizin, ya da toplanabilen vergilerimizin nasıl kullanıldığı da önemli. Neden yapıldığı, ne yarar sağlayacağı ve hangi amaca hizmet edeceğini bilemediğimiz, belirli şirketlere yaptırılmış yapılar var. Bu yapılardan Olimpiyat Stadı, 3. Boğaziçi Köprüsü ve yeni Havalimanını sayabiliriz. Hele dünyanın en iyi havalimanları listesinde Londra Heathrow, Madrid Barajas, Roma Fiumicino ve Kopenhag'ı geride bırakıp, Singapur Changi ile Zürih'in ardından üçüncü sırada olan bir Atatürk Havalimanı’nı zirvede iken kapatarak.!
Bizler bunca hayat pahalılığı ve sıkıntı çekerken sokakta her şey yolunda diyenler aslında çok haklılar. Onlar için her şey yolunda. Onlar bu vergi eşitsizliğinden faydalanıp erzaklarını alıyorlar, ihtiyaçlarını gideriyorlar. Tabii neden bazı şirket sahiplerinin yıllık vergi rekortmenleri arasında hiç görülmediği sorusunun cevabı da burada saklı.
Son satırdaki sözü yazan, bizim gavur diye nitelendirdiğimiz Eric Arthur Blair, Hindistan, İngiltere, Paris-Fransa, Middlesex-Londra, İspanya, Fas ve son olarak da Londra-İngiltere’de yaşayıp ölmüştür. Tüm yaşantısını iyi bir yazar olacağı inancı ile geçirmiş ve deneyimleri sonucu böyle bir inanca sahip olup, bu inancını paylaşmaya karar vermiştir. George Orwell olarak ün yapmış bu yazarın bu özlü sözü, sanırım asla ve asla değişmeyecek ve asla doğruluğundan hiçbir şey kaybetmeyecek gibi görünmektedir.
Tüm
domuzlar eşittirler. Ama bazı domuzlar daha da eşittirler.
220418