Önlenemez Yükseliş
“Meslek
(Profession), ortak bir tanıma sahip olmasa da iki
temel öğe ile tanımlanabilir.
Bunlar
işin özellik ve kuralları ile işçinin bu iş için eğitim ve becerisi.
Bir
işi yapacak olanın bu iş ile ilgili temel (çırak), özel (kalfa) ve yüksek
(usta) eğitimi asırlardan beri yapıla gelmektedir. Modern çağda hukuk kavramı
ile akademik eğitim ve sosyal düzen katkısı, “meslek” kavramını
oluşturmaktadır.
UHUK
2010 için hazırladığım bildirinin giriş bölümü böyledir. İşin özüne bakarsak, Hava
Hukuku, iş ve işçi den oluşmaz.
Hava Hukukunda yapılacak iş için gerekli şartlar ve yapacak olan
için gerekli özellikler diye iki taraf mevcuttur.
Yapılacak iş için gerekli şartları incelersek, tüm ICAO, ECAC,
JAR-FCL, SHGM yayınları vs.. gibi bir çok şart
sıralayabiliriz.
Yapacak olan Pilot ise;
a) İlk yalnız uçuşundan önce 17 yaşını tamamlamış olmak. Ancak entegre kurslara başlayacak adaylar için 16 yaşını
tamamlamış olmak yeterlidir.
b) En az lise veya dengi okul mezunu olmak.
c) Sağlık ile ilgili vs..
d) Adli sicil ile ilgili şartlar vs...
Yapacak olan Uçuş
Teknisyeni ise;
Madde 3- Müracaat şekli ve lisans verilmesi:
a) Uçuş Teknisyeni Lisansı almak için
müracaatçı "Uçuş Teknisyen Lisansı Müracaat Formu"nu (FORM SHD: T-43) doldurur.
b) Müracaatçı, yetkili kılınan bir
hastaneden, sağlık şartlarının Milletlerarası Havacılık Teşkilatının (ICAO)
yayınlamış bulunduğu Ek: 1 de ANNEX: 1) ki sağlık şartlarına uyduğunu gösterir
ve karar hanesinde "Uçuş Teknisyeni olur" ifadesini taşıyan bir
sağlık kurulu raporunu adı geçen müracaat formunun 9 uncu maddesinde belirtilen
hususlarla birlikte Ulaştırma Bakanlığına verir.
c) Müracaat sahibi, nazari ve ameli
sınavları için, bu Yönetmelik hükümlerine göre, Ulaştırma Bakanlığı tarafından
yetkili kılınmış bulunan Türk Hava Yolları A.O. Genel Müdürlüğüne gönderilir.
Sınav masrafları müracaatçıya aittir. Sınav neticeleri, sınavı yapan müessese
tarafından resmi bir rapor halinde Ulaştırma Bakanlığına gönderilir.
d) Yukarıdaki "a" ve
"b" maddeleri hükümlerini yerine getiren ve "c"
maddesindeki sınavlarda başarı gösterenlerin durumu Ulaştırma Bakanlığınca
nihai bir tetkike tabi tutulduktan sonra uygun görüldüğü takdirde kendilerine
lisans ve tip sertifikaları verilir.
Yapacak olan Hava Trafik
Kontrolörü ise;
çç) Öğrenci hava trafik
kontrolörü adayı: 4 yıllık Yüksek Öğrenim Kurumlarından mezun, 27 yaşından gün
almamış, gerekli sağlık koşullarına haiz, ICAO seviye 4 düzeyinde İngilizce
lisan bilgisine sahip adaylardan, hizmet sağlayıcı kuruluş tarafından,
uluslararası sertifikaya haiz bilgisayar destekli ‘kontrolör seçme programı’
ile yapılacak değerlendirme ve mülakat sınavlarını başarıyla tamamlamış, temel
ATC kursuna katılmaya hazır personeli,
Yapacak olan Uçuş İşletme
Uzmanı ise;
C- MÜRACAATÇIDA ARANILAN YETENEKLER
Madde 10- Uçuş harekat uzmanı lisansı
almak isteyen müracaatçının durumunun aşağıdaki şartlara uygun olması
gereklidir.
(a) En az 23 yaşında bulunması,
(b) En az lise veya dengi bir okuldan
veya Hava Okulundan mezun olması. Bu Yönetmeliğin yürürlüğe giriş tarihine
kadar uçuş harekât uzmanı olarak çalışan ve Ortaokul mezunu bulunanlara da
lisans verilebilir.
Şimdi
söyleyin, lisans alacak olan bir kişi sadece bu şartlara tabi ise, öyle fazlaca
özelliği olan bir lisans olmamalı verilecek olan bu lisans.
Özüne
bakarsanız 17-23 yaş arası herkes, bir de sağlıklı ise
lisansa aday demektir.
İnsan
olarak başka hiç bir özellik ve birikim aranmıyor ise bu herkesin yapabileceği
bir "iş" tir.
Ne lisan seviyesinden, ne zekâ ne de analiz ve
sentez yetisinden hiç bahsedilmiyor. Genel kültür ve liderlik
vasıfları gibi ileride kaptan, teknik müdür, uçuş işletme kontrol merkez müdürü
ya da SES sistemini ulusal alanda uygulayacak bir uzman olması muhtemel bu genç
insanlara sıradan muamelesi yapılıyor ama buna karşı "iş çok önemli, sen o
işi başarabilirsen yükselirsin” diye makineyi insanın önüne koyuyor isen, ben
buna karşı çıkarım.
Hele
sadece Uluslararası havacılık kanunları ile Türkiye'de korunan bu insanların,
ülke tarafından korunmaması ise en büyük ayıbımız.
Konuya
neresinden bakarsanız bakın, doğru tarafı yok.
İnsan mı, makine mi?
Vaktiyle
bizlerin de ürettiği, her neden ise üretimi durdurduğumuz bu uçakları verimli
ve emniyetli kullanılabilir halde tutmamız, başkaları için çalışmak anlamına
geliyor. Bu uçaklar güvenli bir şekilde uçmalı, yoksa Kasalı Balonların (Zeppelin) başına gelen bunların da başına gelebilir. İşin
bu tarafı teknoloji ve sanayi ve diğer taraftan bakarsanız, adamın makinesini
yapıp satmaya devam edebilmesi için bizlerin onu çok iyi kullanıp, ona çok iyi
bakıp, çok iyi hizmet vermemiz gerekiyor. İlk güven bunalımında binmez isek ne
işe yarayacak o makine?
İşte
bu nedenle kendi uçağımızı yapıp satmaktan neden vazgeçtiğimizi araştırmalı ve
kendi uçağımızı en kısa zamanda yapmalıyız.
Bunu
gerçekleştirmek için ise, insana yatırım yapmayı ön plana almalıyız. Bu gün
görüyoruz ki uzak doğudan teknisyen, yakın batıdan pilot, kuzey doğudan eğitim
vs.. özetle insana yatırım yapanlardan eksiğimizi
gideriyoruz ve bu arada da şikayet ediyoruz.
“Yabancı
Pilot çalıştırılmamalı…..”
Güzel,
çalışmasın da böyle diyerek sorunu çözemeyiz.
Sorun,
insana yatırım sorunudur.
İKİNCİ BÖLÜM
Sivil Hava Aracı Kazaları
Madde 13 -Ulaştırma Bakanlığı,
havacılık alanında uzmanlığı kabul
edilmiş kişilerden seçilecek bir kurulu, kazanın sebeplerini araştırması
için görevlendirir.
Havacılığın
hiç bir kolu meslek kapsamına alınmadığı için meslek kavramı yoktur.
Meslek
kavramı olmadığı için meslektaş
kavramı da yoktur.
Meslektaş
kavramı olmayınca uzman da
olmayacaktır.
Kanunla
korunan iş kolu meslek kapsamına girer.
Berberlik
gibi. Berberlik kanunla korunmaktadır.
Berberlerde
meslektaş kavramı vardır.
Uzman
da vardır çünkü mesleğine katkı yapanlara uzman denir.
Bizde
ise uzman kadrosu vardır devlet dairelerinde ve ben seçerim kimi uzman
yapacağımı.
Örnek
olarak bakınız;
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü Havacılık Uzman
Yardımcılığı ve Havacılık Uzmanlığı Sınav, Görev, Çalışma Usul ve Esasları
Hakkında Yönetmelik
Dördüncü Bölüm - Havacılık Uzman Yardımcılığına Atanma, ilerleme,
Buna
karşı, birileri geleceği görmüş ve hedefi göstermiş.
Sekizinci Beş Yıllık
Kalkınma Planı - Yayın
No: DPT:2577-ÖİK:590
Nitelikli insan gücü Meslek Standartları Düzeni Ve Sosyal Sermaye
Birikimi Özel ihtisas Komisyonu Raporu;
Artık sadece teknolojiyi
alıp kullanabilen insan değil, teknolojiyi üreten, bilgiyi bilgiye tatbik
ederek dünyayı yeniliklere taşıyan insan tipine ihtiyaç vardır, insan gücü
niteliklerinde gözlenen bu değişim iki yönlü bir etkileşime yol açmıştır. Bir
yandan kaydedilen gelişmeler ve teknolojik ilerlemeler yeni bir insan tipini
gerekli kılarken öte yandan, bu insan tipi yeni bir çağın ve teknolojik
gelişmelerin yaratıcısı üreticisi durumundadır.
Tüm bu gerçekler
karşısında Türk Sivil Havacılığı başarıdan başarıya koşuyor ve bölgesinde
lider, en hızlı gelişen ve büyüyen bir konumda ise bunun nedenleri
araştırılmalı ve örnek çalışma birimleri kurarak bu durumdan dersler
çıkartmalıyız.
İlk bulmamız gereken cevap
ise şu sorunun cevabı olmalı.
İnsana yatırım yapmadan tüm bunları nasıl gerçekleştirdik?
Sevgiler.