THE CONTROLLER The Controller Magazine is the official journal of IFATCA, the
International Federation of Air Traffic Controllers' Associations. |
|
THE
CONTROLLER The Controller IFATCA, Hava Trafik Kontrolörleri Derneklerinin
oluşturduğu Uluslar arası Hava Trafik Kontrolörleri Federasyonu resmi
Mecmuasıdır. |
|
|
|
What is an ATM Concept |
|
HTK Kavramsalı
nedir? |
by Jean-Marc Garot |
|
Yazan
Jean-Marc Garot |
Former Director of the Eurocontrol |
|
Eurocontrol (Avrupa Hava Gezin Emniyet Teşkilatı) |
|
|
|
To
better understand what an ATC concept is, let's look at what is a concept
car: it's a mock-up or even only a drawing of an automobile that is created
as an exercise; to demonstrate the technical skills and imagination of the
designers. lt is not intended for mass production or sale, but rather as a
theoretical demonstration of things that are possible, but not necessarily
realistic. |
|
HTK (Hava Trafik Kontrol) kavramını iyi anlayabilmek için önce kavramsal bir araba nedir ona
bakalım. Kavramsal bir araba, yapmacık hatta sadece tasarımcının hayal gücü
ve teknik becerisini yansıtmaya yarayan bir uygulamaya denir. Yoğun üretim ya
da satış amaçlı olmayıp daha çok, gerçekçi olması gerekmeyen ama kuramsal
olarak yapılabilineceklerin gösterime sunulmasından başka bir şey değildir. |
In
ATM, a concept consists of first in bringing together "experts"
during some time to write a document. This document which will then be
"ratified" at "political” level and, ultimately, it will be
"validated". |
|
HTK için kavramsalın anlamı, belirli
bir süre için “uzman”ları bir belge hazırlamaları için bir araya toplamaktır.
Bu belge daha sonra “politik” düzeyde “onaylanacak” ve son olarak da “yasallaşacak”tır. |
|
|
|
The Expert Stage |
|
Uzman
Evresi |
This
can be done in a country, at a regional level such as |
|
Bu iş ancak bölgesel yörede örneğin
Avrupa’da bir ülkede (Eurocontrol’un, Avrupa Birliğinin, ECAC’ın [Avrupa Sivil Havacılık Konferansı] ) ya da ancak uluslar arası düzeyde örneğin ICAO’nun
[Uluslararası Sivil
Havacılık Teşkilatı] kanatları altında
yapılabilir. Peki, bu uzmanlar kimlerdir? Genelde çeşitli hisse sahipleri
tarafından aşağıdaki ölçütlere göre seçilirler; |
· They should not
have read any of the documents of previous "concepts"; · They should not
rely on any research, studies or experiments; · From the ATC
side, they are either former ATCOs or people who never qualified as one but
have some OPS room experience. |
|
·
Bir önceki hiç
bir “kavramsal” belgeyi okumamış olmak, ·
Hiç bir
araştırma, inceleme ve deneye güvenmemek, ·
HTK tarafında
ise, ya eski bir HTKU (Hava
Trafik Kontrol Uzmanı) ya da hiç bir
yetki derecesine sahip olmayıp bu tip bir kontrol merkezinde bulunmuş olmak. |
In
that respect, there are no worse anticlerics than defrocked monks; |
|
Bu sıralamaya göre işin başarılmaması,
garanti altına alınmış oluyor. |
The
airline experts are, in general, even worse because ATC is not their core
business and they consider their desires as realistic; |
|
Havayolu uzmanları için bu daha da
kötü çünkü, HTK onların asıl işleri olmadığı için kendi arzularını gerçekçi
sanıyorlar. |
Experts
from the aircraft equipment manufacturers impose their "air" vision
without trying to understand the "ground"; |
|
Uçak parçası üreticilerinin uzmanları kendi
“hava”larını, “yer”dekileri anlamadan sizi kabule zorlamaktalar. |
Experts
from the ground equipment manufacturers are only after means to finance a
business which is not "profitable" since it is not a mass market; |
|
Yer işletme donanımı üreticilerinin
uzmanları ise yoğun bir “Pazar” olmadığı için sadece “karlı” bir yatırım
peşinde koşmaktalar, |
The
experts of the Air Navigation Service Providers prefer dreaming about their
ideal world, which includes finally getting rid of ATCOs, rather than the way
it is or it could be. |
|
Hava Gezin Hizmet Sağlayıcıları
uzmanları ise kendi kusursuz dünyalarında dahi olup olmayacağını düşünmeden Hava
Trafik Kontrolör-leri’nden kurtulma rüyasını görmeyi tercih etmektedirler. |
The
result is a "consensus" in the form of a document, generally as
thick as possible, thanks to the word-processor function called "copy
and paste", with the same hypotheses as all the previous
"concepts", |
|
Sonuç, genelde kelime işlemci
programlarının kopyala-yapıştır işlevi sayesinde, tüm önceki “kavramsal”lardaki
varsayımlar ile dolu, genelde kalın olması tercih edilen ortak bir görüş. |
The
hypotheses of this conceptual phoenix, rising from the ashes of the previous
one, are the following: |
|
Bir öncekilerin küllerinden doğan bu
varsayımların oluşturduğu kavramsal erdem, şunlardır; |
·
Centralised around a system ·
Using a link of data between the air and the ground ·
Computing accurate trajectories in "4
dimensions" (x, y, z and time), despite the fact that not 2 Flight
Management Systems calculate them in the same way - not even for something as
trivial as wind... ·
Suggest building a synchronized and shared database
(System Wide Information Management) from which §
It adapts demand to capacity (capacity which becomes
infinite thanks to the computer capabilities) §
It detects and solves conflicts except ones that are
too complex: it leaves those for the ATCO / Manager to solve. It organizes
the arrivals of airplanes by setting very precise arrival times |
|
· Sistem üzerine yoğunlaşmak, · Hava-yer arasında veri bağlantısı kullanmak · Dört boyutlu hassas yörünge hesaplaması yapmak (x,
y, z ve zaman); hiçbir zaman iki Uçuş Düzenleme Sisteminin aynı şekilde
hesaplama yaptığı görülmemiş olmasına rağmen - hatta hiç önemi olmayan rüzgâr
için bile! · Eşanlı ve paylaşık veri tabanı oluşturmayı teklif
etmek (Sistem Genelinde Bilgi Düzeni) ki ondan § Talep sınırını düzenleyecek (çok şükür ki bu sınır
bilgisayar kapasitesine göre sonsuz olmaktadır!) § Çok karmaşık olmayan çatışmaları tespit edip
sorunları çözmek; karmaşık olanları ise Hava Trafik Kontrolörleri / Müdürler
çözeceklerdir! Ayrıca uçaklar için hassas varış zamanlarını düzenlemek. |
These
hypotheses are at best ambiguous definitions, which everybody can agree to,
These magically become certainties, being the result of an "experts
consensus". |
|
Bu varsayımlar, herkesin üzerinde
anlaşabileceği en başarılı anlamsız tariflerdir ve büyüleyici bir şekilde
“uzmanların görüş birliği” sonucu kesinleşirler. |
As
such, these are not questioned and they promise certainties, in terms of
security, effectiveness, cost and the more recently fashionable, environment. |
|
Bunun gibi umut veren somut kararlar
için emniyet, verimlilik, maliyet ve de son dönem modasını da katalım, çevre
anlamında soru sorulmaz |
|
|
|
Ratification |
|
Kabul |
This
document is then “ratified" at the political level by persons who have
neither the inclination nor the time to read it. Instead, they will dwell on
the more media-grabbing aspects, even if it consists of taking bladders for
lanterns... |
|
Bu belge sonraları, politik düzeyde
onu okumaya ne niyeti ne de zamanı olan birileri tarafından kabul edilir. Aslında
asıl oluş nedenleri medya ile yaşam bulan bu kişilerin medyada var olmak için
yapmayacakları da yoktur. |
|
|
|
Validation |
|
Onay |
Then
comes the time of a process called "validation" which expresses
this step perfectly. It is neither in a research process nor experimentation,
which could call into question our hypotheses. Instead, it appears that we
are so very sure of ourselves! The
validation consists of trying to simulate reality. Such a simulation will try
to “navigate” planes with more or less sophisticated models of trajectories.
Of course, in reality, the predictions of trajectories as are used in the
simulation are of course by no means perfect anymore! These simulations try
to measure the behaviour - or rather the expected benefits towards capacity
and, more recently, sometimes a little bit of security - of the overall
system in a completely artificial environment. This is especially so for the
ATCOs, who through the delight of the so-called ergonomists supposed-to-be
human factors specialists, need to be convinced that some of the hypotheses
can become certainties of the "concept". When
these "advanced innovative features" are introduced in the field,
they often don't deliver the expected benefits. Conveniently, this failure
will be attributed to the "conservatism" of the ATCOs. Without the
predicted benefits, after 5 years to 10 years, the ATM microcosm is ripe to
start all over again, developing a "new" concept. |
|
Sonra tüm adımları en iyi açıklayan
işin “onay” kısmı gelir. Bu işlem, sorular ve varsayımların olmadığı ne deney
ne de araştırma işlemidir. Tam tersi, kendimize olan eksiksiz güvenin
yansıtılmasından oluşmaktaymış gibi görünür. Onaylama, hayali gerçekleştirmek için
uğraşmaktan oluşur. Böyle bir yakıştırma, uçakları az-çok, karmaşık model
yörüngelerde “gezin”dirmeye çalışacaktır. Doğal olarak gerçekte, bu tip yakıştırmalarda
bahsedilen hayaller, artık hiçbir anlamda mükemmel olmayacaktırlar. Bu tip
benzetmeler, davranışları ölçmeye çalışır ya da kapasite çerçevesinde umulan
çıkarları ve en son olarak da bazen ucundan emniyeti - o da bu tümüyle sanal
ve yapay genel sistem içerisinde. İnsan Etkeni Uzmanları olması gereken
ergonomistlerin özellikle haz aldıkları, varsayımları-nın “kavramsal”
kesinliğe dönüşümü için Hava Trafik Kontrolörlerinin ikna edilmeleri
konusunda, bu böyledir. Bu “ileri yaratıcı özellikler” sahaya
tanıtıldığında genellikle umulan yarardan hiç verim alınamaz. Uygun bir
şekilde bu başarısızlık Hava Trafik Kontrolörlerinin “tutuculuğuna”
atfedilir. Muhtemelen 5 ya da 10 sene sonra umulan çıkarın elde edilemediği
anlaşıldığında, HTK evreninde her şeye yeniden başlama, “yeni” bir kavram yaratma
olgusu gelişecektir. |
|
|
|
Plan vs Concept |
|
Plan
ve Kavram |
Has
anything changed since I left behind my (long) "shelf of concepts"
in my office in Brétigny after April 2005? |
|
Ben 2005 Nisan’ında Brétigny ofisimde bıraktığım kocaman “kavramlar” dolabımda
o günden bu yana bir değişiklik oldu mu? |
NEXTGEN
and SESAR are not "concepts" as described above - they are plans...
In the field of air traffic control, a plan (or one of its many synonyms:
brown book, European ATM Convergence And Implemen-tation Plan, European ATM
Plan or Master Plan) consists of describing that a stage 2 will take place
after a stage 1. Stage 3 happens after a stage 2. It doesn’t require any
validation of neither the feasibility nor of the likelihood of dates.
Furthermore, no post implementation checks are foreseen. |
|
NEXTGEN ve SESAR yukarıda anlatıldığı
gibi birer “kavramsallar” değil – sadece planlardır….. Hava Trafik Kontrol
sahasında bir plan (ya da birçok eşanlamları gibi: kahverengi kitap, Avrupa
HTK Yakınsaması ve HTK Uygulama Planı, Avrupa HTK Planı ya da Ana Plan gibi)
sadece 2. evrenin 1.den sonra, 3. evrenin de 2.den sonra yapılacağını
anlatır. Onay için ne yapılabilirlik araştırması ne de yaklaşık tarih
gerekmektedir. Dahası, uygulama öncesi kontroller bile öngörülmemiştir. |
The
only aim of a "road map” is to justify significant amounts of money to
be paid up front (by whom?). Investing money here and now, it promises to
save money somehow at a given “stage” of this road map reducing delays or
emissions... It may take time to grasp the concept, but once you understand
you may rightly wonder whether this is not some sort of monkey business. |
|
“Yol Haritası”nın amacı sadece
ödenecek paranın (kim tarafından?) haklılığını öncelikle ispatlamak olmamalı.
Parayı yatırım olarak oraya şimdi harcarken yol haritasına göre bir şekilde belirli
bir “evrede” gecikme ve dağıtımlarda tasarruf etme sözü vermek anlamındadır.
Kavramın özünü anlamak zaman alabilir ama bir defa anladığınızda, gerçekten
bunun bir yalan-dolan olup olmadığını sorgulamaya başlarsınız. |
There
used to be a time without concepts or road maps. A time where engineers were
testing new functions with actual data and in shadow mode. Where a
trustworthy relationship existed with open-minded ATCOs ready to embark on
tests and trials in real operational environments. Which took advantage of
human-centred systems which is the essence of ATC and which relied on common
sense, rather than on ESARR 6 or some other sophisticated regulation. |
|
Vaktiyle kavramsallar ve yol
haritalarının olmadığı dönemler vardı. Mühendisler gerçek verileri kullanarak
yeni işlevleri gölge gibi Takip ederlerdi. O zamanlar güvenilir ilişkiler ile
açık görüşlü Hava Trafik Kontrolörleri gerçek yaşamda her türlü kavramı
uygulamaya ve denemeye hazırdılar. Şimdiki gibi ESARR 6 ya da ona benzer
karmaşık kuralları değil, sağduyu içerisinde insan odaklı mevcut Hava Trafik
Kontrol cevherinden yararlanarak. |
In
the 60s and 70s, very successful flight data processing, radar data
processing, short-term conflict alert systems were successfully implemented.
What has happened since? |
|
60’larda ve 70’lerde çok başarılı uçuş
veri işleme, radar veri işleme, kısa dönem çakışma ikaz sistemleri, başarı
ile yapılandırılmıştı. O zamandan bu güne ne değişti; |
·
TCAS as result of a ·
ATFM after the 1981 strike in the ·
Arrival managers |
|
· ABD’nin politik kararı sonucu TCAS, · ABD’ndeki 1981 grevi sonrası ATFM, · Gönderilen Müdürler |
|
|
|
With
the above in mind isn’t it high time to challenge the whole ATC system
engineering process? |
|
Tüm yukarıda söylenenler ışığında
artık tüm HTK mühendislik sistemini değiştirmenin zamanı gelmedi mi? |
My
suggestion would be to start with the red-tape process of concept. |
|
Benim önerim “kavramsal üretme”
yöntemini değiştirmekle işe başlamak. |
Jean-Marc Garot@developpement-durable.gouv fr
With my many thanks
to Ali Rıza SARAL. Original Issue.