Diş Doktorları CRM uygulayacak
J Am
Dent Assoc, Vol 141, No 8, 1010-1018. © 2010
American Dental Association
JADA Continuing
Education
Adaptation of Airline Crew Resource Management
Principles to Dentistry
Tarihçesi:
Havacılık sanayii insan hatalarını en aza indirmek
için CRM (Ekip Kaynak Yönetimi) uygulamakta. Dişçilik de bu uygulamayı dişçi
hatalarını en aza indirgemek için kullanacaktır. Hazırlanacak olan Kontrol
Listeleri (Check-List)
hataların en aza indirilmesinde yardımcı olacaktır.
Yöntem:
Sağlık bakım sistemleri, tıbbi hatalar üzerine yoğunlaşmaktadır. Son 30 yıl
içerisinde havayolu endüstrisinin uyguladığı hataları en aza indirme
stratejisi, tıbba da uygulanacak. CRM; bilgi, donanım ve insanın en uygun
şekilde hataları azaltılıp erken tanımına imkan veren
güvenlik sistemidir.
Düzen:
Güvenliği sağlamak için diş doktorları (practitioners) ileri-görüş yöntem bilimini uygulamalıdırlar. İnsan
hatası önlenemeyeceği gerçeği, geri dönülmez sonuçlar oluşmadan hatayı tespit
ve engellemek için, tehdit ve hata yönetim teknikleri (Threat
& Error Management)
kullanımına gerek duymaktadır. Risk çözümleme (risk analysis), durum farkındalığını (situational awareness)
arttırarak muhtemel dişçilik hatalarının azalmasını ve engellemesini
sağlayacaktır. Etkinlik, erken hata tanımı ile artacaktır.
Sonuç:
Yazarlar, hata tespit oranını arttırmak için "randevu gözden
geçirme", "yöntem öncesi", "yöntem", "uygulama
öncesi" ve "uygulama sonrası" adı altında dişçilik
uygulamalarını organize edebilmek için kontrol listeleri (Check-List)
üretmişlerdir.
http://jada.ada.org/cgi/content/abstract/141/8/1010
“CRM konusunda yapılan bir
çok araştırmalarda Türk örf ve adetlerimizin CRM' in tam anlamda kokpitlerde
uygulanmasını önlediği tespit edilmiştir.!
Hocam ve Kaptanım gibi
hiyerarşiden kaynaklanan ve modern havacılıkla ilgisi olmayan bu gereksiz unvanların
kullanıldığı ortamda eğitilen genç pilotlarımız, sivil kokpitlerde
hala askeri rütbesini taşıyan kaptanlarla uçmuş veya uçmaya devam etmektedirler.
Türkiye, kokpitte
hiyerarşinin en yüksek olduğu Japonya, Çin, Malezya, Fas, Filipin ve Tayvan
gibi ülkeleri sıralayan listelerin en başında yer alırken, THY’nin en çok kaza
yapan şirket unvanını alması da bir tesadüf değildir.
Yine buna
ek olarak “Kaptan her şeyi bilir”, “Acil bir durumda uçağı kumandalarını kaptan
ele almalıdır”, “Ekibinin fikrini soran kaptanlar zayıf karakterlidir” gibi
modern havacılıkta yeri olmayan hurafelerle eğitilmiş ve eğitilmeye devam eden genç
pilotlarımız, CRM mekanizmasının bir parçası olan “Kokpitte izleme ve müdahale”
konularında çok zayıf kalmakta, gerektiği yerde müdahale etme yerine susmayla
yetinerek, biraz sonra oluşacak kazanın hatalar zincirine halkalar eklemektedirler.
Kokpitte rütbe ve
hiyerarşinin bulunmadığı ABD, Almanya, İsveç, Danimarka, Norveç gibi ülkelerin pilotları
kokpitte kendilerine verilmiş rolleri (Kaptan ve First Officer)
yerine getirirken, uçuş emniyetinin gerektirdiği
yerlerde CRM tekniklerini çok iyi bir şekilde uygulamakta ve oluşmakta olan
hatalar zincirini zamanında kırarak kazanın oluşmasını engellemektedirler.
Bilindiği gibi uçak kazaları sadece bir tek sebepten değil hatalar zinciri dediğimiz
birçok hatanın bir araya gelmesinden oluşur. İşte CRM bu kazaya sebep olacak
hataların kazayı oluşturmadan farkına varılmasına yardımcı olurken, CRM Kültürü
de kokpit içerisinde CRM tekniklerinin - işimi
kaybederim - korkusunu yaşamadan rahatça uygulanmasına imkan vermektedir.
Gerek yurt içinde gerekse
yurtdışında modern bir eğitimle yetişmiş genç pilotlarımızın, CRM tekniklerini
tam anlamıyla kokpitlerde uygulayabilmeleri için her
şeyden evvel şirketlerin adı geçen CRM Kültürünü benimsemeleri ve kokpitlerde
gerçek anlamda uygulandığını kontrol etmeleri gerekmektedir.
Engin AKSÜT (01.07.09)”
http://www.medyafaresi.com/yazi/34/engin-aksut-crm-ve--ucus-emniyet-kulturu.html
Burada konunun sahiplerinden
biri olan bir pilot arkadaşımın düşüncelerine yer verdim.
Böyle bir uygulamanın
yansıması da SHT-SMS Güvenlik Yönetim Sistemi içerisinde bu sefer ticari hava
taşıma işletmeleri ve onaylı bakım kuruluşları olarak karşımıza çıkmaktadır.
CRM; Pilotları, Kabin
Personelini, Hava Trafik Kontrolörleri ve Uçuş İşletme Uzmanlarını kapsar.
Bilgi, donanım ve insan
uyumunun (CRM), "ölçülebilir" bir düzen içerisinde
uygulanabilirliğine Güvenlik Yönetim Sistemi (SMS) denir.
Biri (CRM) olmadan, öteki
(SMS) olmaz.
(State Safety Programme) SSP olmadan da (Safety Management System)
SMS olmaz.
Bu nedenlerden dolayı CRM
kavramını yaygın bir şekilde yerleştirmeli ve uygulamalıyız.
CRM için SOP ne kadar önemli
ise, "takım" olmak da bir o kadar önemli.
Yıldızlar topluluğu, görsel
ve psikolojik güzellik katabilir gösteriye.
Bir takımın takım gibi olması
ise doyumsuz güzellikler katar.
Takım oyununda düzen vardır,
yardımlaşma vardır, kontrol ve otokontrol vardır, her şeyden önemlisi ortak bir
anlayış ile sezgi vardır.
Şu sıralar yabancı öğretmen
karşıtı yazılar okuyoruz.
Bu yazılar bana başka bir
çağrışımda bulundu.
Yabancı pilot yerine yabancı
öğretmen pilot sanki daha uygun olacak gibime geliyor.
Hani şu hitap tarzları ve
hurafe dolu eğitim sistemini hatırlayınca.
Yabancı pilota Hayır,
Yabancı öğretmen
pilota Evet.
Sahi, siz ne dersiniz?
servetbasol.com
110124