Demek ki oluyormuş!
Hayırlı olsun, bir "havacılık
uzmanımız" daha oldu.
Bu betimlemeye neden olan THY’nin B773, Atlas ve SAGA’nın A330 ve SKY’ın B739
getirmeleri imiş.
(Ahmet TUNAGÜR http://www.airturkhaber.com/yazardevam.asp?idyazar=15)
Uçak getirmekle (hele bir de geniş gövdeli ve hacimce büyük
olursa) iş bitiyor sanıyorlar.
Sivil Havacılığımızdaki “baş döndürücü gelişme”ye değinmeden
edemeyeceğim!
Daha ülke olarak kendimize özgü Sivil Havacılık Kuralımız yok.
JAA önümüzdeki ay kendini lağvediyor (kapatıyor), bizler de ICAO
kurallarına kalıyoruz.
EASA için hem hukuken hem de kural olarak çok ama çok
uzaklardayız.
Sivil Havacılık Yüksek Okullarını kurmuşuz, Türk Sivil Havacılık
Genel Müdürlüğü girişimi ile bir tek yasa dahi çıkarılmamış, mezun olanlar
vasıfsız işçi olarak mezun oluyorlar, ne sertifika ne de lisans veriliyor
kendilerine.
Bir tek Ticari Pilot yetiştirebiliyor bu okullar ama hem pilotluk
hem de diğer havacılık iş kolları, meslekten sayılmıyor çünkü kanunla
korunmuyorlar.
Havayollarında nitelikli personel bulmakta zorlanıyor.
Daha doğrusu, ICAO Annex-1 şartlarına
uygun İngilizce bilen personel bulmakta zorlanıyor.
Okullarımız hukuken korumasız, dershanelere teslim bir Türk Sivil
Havacılık sistemi de baş döndürücü bir gelişmeye sahne oluyor!
İşte size yeni bir haber:
"Türk Hava Yolları A.O Yönetim Kurulu, sivil havacılığa
nitelikli personel yetiştirmek üzere şirket kurmak için Genel Müdürlüğe yetki
verdi."
Yani mevcut okullar nitelikli personel yetiştirmeyecek (ya da
yetiştirmiyor), şirketler okul kuracaklar ve paraya para değil, $ diyecekler.
Bir zamanlar mensubu bulunduğum DHMI;
"Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü Genel
Havacılık faaliyeti yapmak üzere Sivil Havacılık Genel Müdürlüğüne başvuruda
bulundu."
DHMI nin "Sivil havacılık faaliyetlerinin gereği olan hava
taşımacılığı, havaalanlarının işletilmesi, meydan yer hizmetlerinin yapılması,
hava trafik kontrol hizmetlerinin ifası, seyrüsefer sistem ve kolaylıklarının
kurulması ve işletilmesi, bu faaliyetler ile ilgili diğer tesis ve sistemlerin
kurulması, işletilmesi ve modern havacılık düzeyine çıkarılmasını
sağlamaktır."
olan Ana
Statüsü, "Ticari" olmaya doğru yelken açmış gidiyor.
Muhteşem bir yükseliş hızı yakalayan "Ticari" yükseliş,
kimler ile gerçekleşecek acaba?
Daha önce de yazdım.
Bir plan çerçevesinde gelişmeyi kontrol edemezsen, başına tatsız
olaylar gelir ve ne olduğunu anlamadan kaybolup gidersin.
Unutmayın SHGM daha yeni 07.07.2005'de "Filoya Hava Aracı
ilave etme Usul ve Esasları" genelgesini çıkardı.
Personel ile ilgili olarak;
A.
Kaptan Pilot, İkinci Pilot ve Uçuş Mühendisleri
B.
Kabin Ekibi ve Yükleme Uzmanları,
C.
Bakım,
D.
Teknisyen,
E.
Dispatch
konularının
planlanması ve ilgili işletme kitaplarının öngörecekleri bir plan çerçevesinde
nasıl gerçekleştirileceğinin yazılarak SHGM'nin uygun
görmesi ile uçak ilavesine müsaade edileceği yazmakta.
Bu ciddi bir plan gerektirmekte
ve onay zorunluluğu olan bir yöntem.
İnşallah ve Maşallah ile yürüyeceğini sanmıyorum.
Ne de olsa THY bir şirket, Anonim Ortaklık.
SHGM de Devletin resmi bir kuruluşu.
Uzun vade de düşündük mü?
THY'nin uçak siparişine paralel "ekip" yetiştirme planı
var mı?
Her sene kaç pilot işe alacak?
Her sene kaç pilot orta menzil uçaktan uzun menzil uçağa terfi
edecek?
Her sene kaç uzun menzil pilotu Okyanus aşırı uçaklara seçilecek?
Bu döngü kaç senede kaç uçaklık ekip yetiştirmeyi planlıyor?
Bu plana göre seçimleri kim yapacak, hangi kıstasa göre?
Buna genelde seferberlik denir.
Eğitim seferberliği.
Onlarca pilot adayını seçeceksin,
Bazıları fire verecek,
Yerine yenilerini seçeceksin,
Ya yer personeli?
Yer personeli sana uçağı devretmedikçe uçamazsın.
Yeni
Taiwan Sivil Havacılık Kanunu;
Article 27
With a view to cultivating civil aviation personnel,
MOTC may consult with the Ministry of Education (MOE) to establish a civil
aviation school, or ask MOE to increase or adjust related departments in
existing academic institutions.
Any private civil aviation training institution shall
apply to MOTC for approval prior to getting accredited.
MOCT shall establish rules governing the above said
airmen’s training institutions with regard to classification of training,
organization, application for setting up such a school, application for a
permit, its cancellation and renewal, procedure for student enrolment,
qualification of trainees, curriculum of training, facility and equipment for
training, qualification of the faculty, as well as collection of license fees
and management of training.
Görüleceği üzere, günü kurtaran değil, geleceği oluşturan bir yasa
ile "SHYO" kavramına da açıklık getirmişler.
Gelişmenin devamlılığı için Eğitim Bakanlığını da devreye
sokmuşlar.
Bu okullardan mezun olanlar "Vasıflı" ve
"Lisanslı" mezun olacaklar.
Her isteyen de okul açamayacak.
Açanlar da MOTC istek ve taleplerine uygun olduğu sürece eğitim
verecekler.
Seçilenlerin yetenekleri bazılarına göre kısa düşecek,
Ardından gelenler ile boşluğu doldurmaya çalışacaksın,
Üstelik de hedefin ve süre kısıtlaman yok iken bunları
başaracaksın.
Bizde ise, günü kurtarma bile gerçekleşmiyor.
Geleceği düşünmeden günü kurtardıklarını sananlar, gelecek
nesillere nasıl ihanet ettiklerinin farkında değiller-mi?.
Eski bir "Ulusal Taşıyıcı-THY" mensubu olarak gerçekleri
daha iyi görebiliyorum.
Özel şirket deneyimlerim ile daha gerçekçi düşünebiliyorum.
Sivil Havacılık Yüksek Okulunda ders vermenin sorumluluğu ile de
isyan ediyorum.
Lütfen ileriye bakınız.
Geleceğe bakınız.
Türk insanı ile bunları YAPMAYACAK iseniz (ki şimdi
yabancı çalıştırmak moda) yine suskun kalamam.
Türk insanı ile tüm bu yazılan ve çizilenleri gerçekleştirmeyi
düşünüyor iseniz, atıp tutma yerine gece gündüz çalışarak Kanun, Kural, Meslek
Okulları, Mesleki Eğitim Programı ve Meslek Yasaları çıkarmalıyız.
İşte o zaman ben bu gayrete "Türk Sivil Havacılığının
Mükemmel Yükselişi" derim.
Eğer bütün bunlar gerçekleşmiyor ise, buna baş döndürücü değil, olsa
olsa başı dönmüş denir.
Sevgiler
Servet BASOL
090529