Azra Akın ve basma giyisisi..!
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro Türkiye'yi ziyaret ediyor.
İyi de, bu fotoğrafın Maduro ile ne ilgisi var, diyeceksiniz!
Var, zira Londra'da Dünya güzeli seçildiğinde Azra Akın'ın üzerindeki
giysinin kumaşı, Sümerbank Nazilli Basma Fabrikasında üretilmişti.
80 yıl
kadar önce Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk’ün hayata geçirdiği AKILLI
PROJE’den; Atatürk’ün SOSYAL FABRİKA PROJESİ’nden söz etmek istiyorum
O FABRİKANIN VENEZUELLA’DA NE İŞİ VAR?
Gazeteci-yazar
Banu Avar, Venezuella’da karşılaştığı bir olayı şöyle anlatmıştır:
"Şehri
göreceğimiz tepeye doğru tırmanırken, Kemal Atatürk tabelasını geçince şaşırdım
ki, tepeye geldik. Genç kız rehber heyecanla “şu fabrikayı görüyor musun?
Yanında nikah salonu, şu sağlık ocağı, şu okul onun arkasındaki de bizim ev.
“Eeee” dememe kalmadı Rehber “Biz buna ‘ATATÜRK modeli’diyoruz” diye
yapıştırdı.
Venezuella’da
bu gördükleri ve duydukları üzerine duygulanan Banu Avar: "Venezuella
tepesinde tüylerim diken diken, gururum tavan yapmıştı..." diyerek
anlatmıştır heyecanını…
Peki
ama, Türkiye’den binlerce kilometre uzaktaki Venezuella’da “Atatürk Modeli”
diye adlandırılan bir fabrikanın ne işi vardı?
“Atatürk
Modeli Fabrika” da nedir?
Türkiye’de
bu fabrikadan var mıdır?
İşte
bütün bu soruların cevaplarını verebilmek için şimdi hep birlikte Nazilli’ye
uzanalım!
ATATÜRK’ÜN DEV PROJESİ: NAZİLLİ
SÜMERBANK BASMA FABRİKASI
Venezuella’daki “Atatürk Modeli Fabrika’ya” esin kaynağı olan fabrika,
1937’de Atatürk tarafından açılan Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası’dır.
Nazilli
Sümerbank Basma Fabrikası, Atatürk’ün kafasındaki “Sosyal Fabrika Projesi’nin”
ilk uygulaması olması bakımından çok önemlidir.
Atatürk’ün
kafasındaki fabrika, sadece üretim yapılan bir mekan değil, aynı zamanda
“ar-ge” çalışmalarının yapıldığı bir laboratuar, eğitim verilen bir okul, her
türlü sanat ve spor imkanlarına sahip bir kültür kompleksi, kısacası adeta dört
dörtlük bir “yaşam alanı”, bir kampustur.
Atatürk,
işçilerin yüksek standartlarda, her türlü imkândan yararlandıkları bu “sosyal
fabrikaları” Anadolu’nun her yanına yapmayı planlıyordu. Ama bu projesini
yaygınlaştırmaya ömrü yetmeyecekti.
Fabrika,
Türk-Sovyet ortak yapımıdır. Makineler ve teçhizatların çoğu Sovyetler
Birliği’nden narenciye karşılığında alınmıştır. Fabrika kuruluşundaki işçi
açığını kapatmak için 120 Sovyet montör ve mühendisi istihdam etmiştir.
Fabrikanın temelleri 25 Ağustos 1935’te atılmış, yapımı 18 ayda tamamlanmış
ve 9 Ekim 1937’de açılmıştır. Bina ve makineler dâhil, 8 milyon liraya mal
olmuştur.
Fabrikanın, 28 bin iğ ve 800 otomatik tezgâh ile çalışmaya başlaması ve
2.400.000 kilo iplik işlemesi planlanmıştır. Bununla 20 milyon metre basma imal
edilecektir.
Fabrika
15 bin ton kömür yakacaktır.
Fabrika
her gün en fazla 2400 işçi çalıştıracak ve ücret olarak senede 1 milyon lira
ödeyecektir.
Nazilli
Sümerbank Basma Fabrikası, sosyalist ülkeler de dâhil, dünyada görülmemiş bir
“sosyal” niteliğe sahiptir. Evet, fabrika kurulurken Sovyet modeli esas
alınmıştır, ama genç cumhuriyetin genç mühendisleri Türk devrimine has, çok
özgün bir eser ortaya çıkarmayı başarmışlardır.
Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası, 1930’ların
dünyasında bir benzerine daha rastlanmayacak kadar özgün bir “sosyo-kültürel”
ekonomi projesidir.
İşte
Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası’nın şaşırtan özellikleri:
1. Fabrika, balolar, danslar ve partiler düzenlemiştir: 1930’ların
ortalarına kadar kadınlı erkekli hiçbir toplantıya katılmamış halk, fabrikanın
organize ettiği balolar, danslar ve partilerle sosyalleşmiş, özellikle kadın ön
plana çıkmaya başlamıştır.
2. Fabrikada sinema salonu vardır: 1937 yılında 12 bin kişinin yaşadığı bir
kentte, bu fabrika bünyesinde 700 kişilik bir sinema salonu açılmıştır. İki
defa memurlara, iki defa işçilere ve iki defa da ustalara olmak üzere haftada
toplam altı defa film gösterilmiştir
3. Fabrika Halkevi kurmuştur: Fabrika “Sümer Halkevi” adıyla bir halkevi
kurarak halkı her konuda bilinçlendirmeye çalışmıştır. Bir fabrika bünyesinde
açılan ilk ve tek halkevi Sümer Halkevi’dir. Halkevinin şubelerinde
çalışanların büyük çoğunluğu fabrika işçisidir. Halkevinin, hazırladığı
oyunları sergilemesi için fabrika içinde bir sahnesi vardır.
Sümer
Halkevi biçki-dikiş kurslarında her yıl birçok genç kız meslek sahibi olmuştur.
Halkevi civar köylere geziler düzenlemiş, köylülerin sorunlarıyla ilgilenmiş,
köylere ilaç ve sağlık elemanı göndererek hastaların tedavisini sağlamıştır.
4. Fabrikanın korosu vardır: Fabrika çalışanları arasında bir müzik grubu
oluşturulmuştur. Klasik müzik seslendiren grup Nazilli, Aydın ve Denizli’de
konserler vererek “çok sesli” müziğin Anadolu’da tanınmasını sağlamıştır.
Fabrikada
yemek aralarında dünya klasiklerinden eserler okuyan bu koro (grup), işçilerin
Beethoven zevke ulaşmalarını sağlamıştır. Fabrikada, çalmayı bilen işçilerin
kullanımlarına açık bir de piyano vardır.
5. Fabrikanın hamamı vardır: Fabrika bünyesinde kurulan bir hamam, hem
işçilere hem de Nazilli halkına hizmet vermiştir.
6. Fabrikanın Ressamları vardır: Fabrika bünyesindeki desinatörler belli
zamanlarda fabrika dışına çıkarak Nazilli ve çevresinin güzel resimlerini
yapmışlardır. Fabrika ressamlarının yaptığı bu tablolar açık arttırmalarda
satılmıştır. Resim heykel sergileri de düzenleyen fabrika Nazilli’de güzel
sanatların gelişmesini sağlamıştır.
7. Fabrikanın spor kulübü vardır: Fabrikanın bünyesinde kurulan
lacivert-beyaz renkli Sümer Spor, futbol, basketbol, atletizm, voleybol,
bisiklet, güreş, yüzme, boks branşlarında faaliyet göstermiştir.
Fabrika
bünyesindeki Sümer Spor futbol Sahası Türkiye’nin ilk “alttan ısıtmalı” futbol
sahalarından biridir. Ayrıca yine fabrika bünyesinde, basketbol, voleybol
sahaları, güreş minderleri, boks ringi, tenis kortu ve paten pisti vardır.
Nazilli’de toplumsal kaynaşmayı güçlendiren “paten eğlenceleri” ve” bisiklet
yarışları” Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası’nın mirasıdır.
8. Fabrika halka bedava basma dağıtmıştır: Bir sosyal fabrika olarak
tasarlanan Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası, altı ayda bir halka “ıskarta
basma” dağıtmıştır.
9. Fabrikada işçi hakları üst düzeydedir: Çok sayıda işçiyi barındıran
fabrika işçi haklarına da çok önem ermiştir. İşçi ve Memur Biriktirme
Sandıkları, İşçi Ölüm ve Hasatlık Yardım Sandıkları oluşturulmuş, fabrika
içinde işçi sağlığını koruyacak 40 yataklı bir hastane, bir eczane bir de
laboratuar kurulmuştur.
Nazilli’nin
kâbusu haline gelen sıtma hastalığı fabrikanın sağlık ekibi tarafından
kurutulmuştur. İşçilere mesleki eğitim verilen fabrikada ayrıca işçiler için
beş sınıflı bir okuma-yazma kursu, daha doğrusu bir küçük okul vardır. Sümer
İlköğretim Okulu adlı bu işçi okulunun 980 öğrenciye sahiptir.
Ayrıca
bir işçi radyosu ve işçi çocukları için 26 yatak ve 40 mevcutlu bir kreş
kurulmuştur.
İşçiler
ve memurlar, fabrikanın hemen önünde özel olarak inşa edilen 264 dairelik ve
1000 kişilik lojmanlarda çok uygun bir ücretle kalırken, bekâr işçiler için 350
kişilik bir “Bekar İşçi Pavyonu” vardır.
Lojmanda
kalamayan işçi ve memurları şehirden fabrikaya taşımak için düzenli seferler
yapan GIDI GIDI adı verilen mini bir tren kullanılmıştır.
Fabrika
işçilerinin yiyecek ve giyeceklerini temin etmek için fabrika bünyesinde bir
kooperatif vardır. Fabrikanın, işçilere hizmet veren güzel ve temiz bir fırını,
işçi yemekhanesi, memur kantini ve bir de hamamı vardır.
10. Fabrikanın ar-ge bölümü vardır: Daha fabrika açılmadan fabrikada
kullanılacak kaliteli pamukların çevrede yetiştirilmesi için 200 adet modern
tohum ekme makinesi satın alınmıştır.
Yine
pamuk işinde kullanılmak üzere birçok modern tarım aleti ve makinesi bölgeye
getirilerek çiftçilere dağıtılmış ve bunları nasıl kullanacakları öğretilmiştir.
Fabrika içinde mekanik odası, fizik laboratuar, tarım laboratuarı gibi ar-ge
bölümlerinde, fabrikada yapılacak üretimin kalitesini arttırmak için çalışmalar
yapılmıştır.
11. Fabrikanın atölyesi vardır: Fabrikanın büyük bir atölyesi vardır. Bu atölyenin
demirhanesi, marangozhanesi, dökümhanesi, kaynak ve teneke işleri yapan bir
kısmı vardı. Diğer fabrikaların ahşap parça ihtiyacı olan makine vurucu kolları
burada yapılırdı.
12. Fabrikanın elektrik ve su santralleri vardır: Fabrika, bir dönem hem kendi
elektrik ihtiyacını hem de Nazilli kentinin elektrik ihtiyacını kendi
bünyesindeki bir elektrik santraliyle sağlamıştır. Dört kazan ve üç türbinli
olan bu santral, 2500 kw gücündedir. Fabrikanın su ihtiyacını karşılamak için
bir de su santrali vardır.
İşte
Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası…
İşte
Atatürk’ün “Sosyal Fabrika Projesi”nin ilk uygulaması…
İşte
genç cumhuriyetin, halkına, insanına, işçisine bakışı…
KAYNAK:
Banu
Avar
Sinan
Meydan
Soner
Yalçın
DERLEYEN:
Akif Tanrıkulu
Not: Mustafa Kemal Atatürk'ün Akıllı, Sosyal Fabrika projesi, Köy
Enstitülerini kuranlara ilham kaynağı olmuştur.